Turgut Torunoğulları ile Türk Turizmi üzerine röportaj…
Turgut Torunoğulları ile Avrupa ve Türk Turizmi üzerine röportajımız.

Turgut bey sizi biraz tanıyabilirmiyiz, Kendinizden ve iş hayatınızı bize anlatırmısınız ?
Değerli basın mensubu ; Öncelikle yeni yılda ilk röportajımı size vermekten dolayı memnunum ve benim içinde önemli bir şans, bundan dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum. Kars doğumluyum. 1980 yılında Hollanda’ya gittim ve 81 yılında şirketimizi Hollanda’da kurdum. Şirketimiz 16 ülkede aktif olarak faaliyet göstermekte ve iş hacmi de çok geniş olup 40 yıldan bu yana da uluslararası alanda hizmet vermektedir. Uluslararası alanda gayet başarılı işler yapmaktayız...
Turgut bey ; Hollanda ve Türkiye’de turizm sektöründe önemli yatırımlarınız var. Türkiye’de turizmin gidişatını ve Türk turizmini nasıl değerlendiyorsunuz ?
Türkiye’de genel olarak turizm sezonu zaman zaman inişli çıkışlı bir grafik çizmekte olup son iki senede bir toparlanmaya doğru gitmiştir.Turizm sektöründe ister istemez sıkıntılar oluyor yakın zamanda Thomas Cook firmasının iflası sektörü olumsuz etkilemiştir.
Benim öngörüm; 2020 turizm sezonunun iyi bir sezon olacağını düşünüyorum. Eğer çevremizde herhangi bir olumsuzluk yaşanmazsa 2020 yılının turizm açısından iyi bir yıl olacağını tahmin ediyorum.Coğrafi olarak baktığımız zaman zorlu bir coğrafyada olduğumuz doğrudur. Bunun turizme yansımasıda olmuyor değil. Otellerimiz gayet iyi hizmet veriyor ve servis olarakda , standart olarak da çok iyi durumdalar. Yalnız ; Otelcilik sektörü olarak malesef bunun karşılığını henüz almış değiliz. Bugün Avrupa’da turistin harcadığı miktar 1,200 euro, Amerika’da 2,200 euro, Çin’de 1,400 euro Türkiye’de bu rakam maalesef 700 euro civarındadır. En yeni, iyi oteller ve hizmet bizde olmasına rağmen bunun karşılığını alamıyoruz.
Bunun temel sebebleri var tabiki; Ülkemizin içinde bulunmuş olduğu coğrafi konum ve çevresinde gelişen olumsuz olayların turizme yansımasıdır. Şunuda ekleyebiliriz; Ülkemiz turizm açısından bakarsak muhteşem güzellikte bir coğrafyaya sahip , eşsiz doğa güzelliklerini barındıran ve köklü bir tarihi geçmişe sahibiz. Turizm ile ilgili fikrimi daha önce bir başka röportajda açıklamıştım. 80 milyonluk nüfusa sahibiz ve 80 milyon turist gelirse turizmde hedeflerimize ulaşabiliriz demiştim. Şimdi bunun yerine şöyle açıklarsak daha akıllıca olur , 80 milyonluk nüfusa 60 milyon kaliteli turist gelirse Türk turizmi marka olur ve turizm hedeflerine emin adımlarla ulaşabiliriz.

Avrupa Turizmi ile Türk Turizmi arasındaki en önemli fark sizce nedir, Türk Turizminin gelişmesi için neler yapılmalıdır ?
Avrupa turizmi ile Türk Turizmi arasındaki en önemli fark coğrafi farktır. Onun dışında önemli bir fark bulunmamaktadır. Otelcilik olarak bakarsak; Türk otelleri , Avrupa otellerinden çok daha iyi ve servise sahiptir. Biz bu bakımdan Avrupa’dan daha iyi bir konumdayız. Otelciler olarak yapmamız gereken en önemli şey gençlerimizi turizm sektörüne yetiştirmek ve onları bu sektörü meslek olarak benimsemelerini teşvik etmeliyiz. Son yıllarda ; genç kuşaklar turizmde kendini yetiştirmiş ,dil bilen ve kalifiyeli personel olarak sektöre katkı sağlamışlardır.Bunun için turizmde gençlerimize için kalıcı istihdam yaratmak ve turizm sektörünü mevsimsel bir iş alanı değil bir meslek olarak görmelerini sağlamalıyız.
Sadece yaz sezonunu kapsayan değil bütün bir yılı çalışma imkanı olarak sunmalıyız. Benim fikrim; Kışın Ege bölgesinde ve Akdeniz’de oteller kapalı oluyor.Avrupada gurbetçilerimizin bir çoğu yaşlanıyor ve bakıma muhtaç olanlar olacak, onları 5 yıldızlı tesislerimizde uygun olan bir fiyat tekabülünde hizmet verirsek ve devletimizde buna sübvanse ederse hem otellerimiz açık olacak hemde hem istihdamda sürdürülebilirlik olacak hemde otelciler otellerini kapatmamış olacaktır. Aynı mantık ; yazın kapalı olan doğu ve güneydoğudaki oteller içinde uygulanabilinir. Bugün Avrupa'da 5 milyon soydaşımız yaşamaktadır.Bu nüfus yaşlanıyor ve büyük bir kısmıda emekli olacaktır. Bu nüfusu doğru yönlendirebilirsek hem otelcilere hem devletimize ciddi bir kaynak yaratmış oluruz.
Edelstaal Şirketinin yönetim kurulu başkanısınız ve Hollanda’ da STK’ larda yönetici olarak ciddi çalışmalarınız oldu. Türk turizmine de yön veriyorsunuz. Edelstaal olarak yakın zamanda yeni projeleriniz var mı ? Türk turizminin markalaşması için fikir ve düşünceleriniz nelerdir ?
Hollanda’da STK 'larda önemli görevlerde yöneticilik yaptım. HOTİAD, NETUBA, DEİK ,DETİK gibi önemli STK larda ciddi çalışmalarımız oldu. Hollanda ve Türkiye arasında karşılıklı olarak ilişkilerin güçlendirilmesi için ve yeni projeler üretilmesinde ciddi katkılarım olmuştur.
Edelstaal şirketimizi 1981 yılında kurduk ve 40 yıla aşkındır önemli projelere imzamızı attık. Edelstaal olarak bu yılın Mayıs ayında Fethiye’de Türkiye’nin en büyük Tema Parkının açılışını yapacağız. Türkiye’nin bu kriz ortamında açacağımız Tema Park ile Türk Turizmine ciddi , örnek ve istihdam yaratan bir proje olacaktır.
Tema Park projemize yabancı ortaklarımızında destekleri bulunmaktadır. Edelstaal olarak ; Türkiye’nin içinde bulunduğu bu sıkıntılı süreçte elimizi taşın altına koyduk yurtdışından Türkiyeye yatırım getirdik. Açıkca ifade etmek gerekirse ; Biz Hasanın parasını Hannsa değil Hannsın parasını Hasana kazandırdık. Edelstaal aile şirketimiz olarak hedeflerimizden biride , her sene küçük yada büyük ölçekli bir şirket kurmak ve bu şirkete en az 3 yabancı ortak ile birlikte yatırım yapmak ilkelerimiz arasındadır. Edelstaal şirketimizde muhakkak %10 ile %15 arasında yabancı ortağımız bulunmaktadır.Bunun sebebi olabilecek krizlere karşın birbirimize destek olmaktır.
Türk Turizminin markalaşması için hiçbir neden yoktur. Bunun için her türlü durum müsaittir. Otellerimiz,servisimiz ve çalışan personelimiz ile Türk turizmi markalaşmaya açıktır. Sadece , her şey dahil sistemi kalkar ve daha iyi bir sisteme geçilirse Türk turizmi ciddi bir ivme kazanacaktır.Bundan şüphem yoktur.
Turgut bey son olarak ; Gerek turizmde , gerek sporda Torunoğulları ailesi olarak uluslararası ve ulusal alanlarda önemli başarılara imza attınız. Sizce başarılı olmanın sırrı nedir ? Gençlere tavsiyeleriniz nelerdir ? Web sitemiz hakkındaki düşünce ve yorumlarınızı alabilirmiyiz ?
Başarılı olmanın en önemli püf noktası öncelikli olarak yapacağınız işi sevmelisiniz. Eğer , yaptığınız işi sevmiyorsanız başarılı olma şansınız düşüktür. Herkesin başarılı olacağı bir branş yada meslek dalı vardır. Buradaki en önemli ayrıntı yeteneğinize göre doğru bir yön vermektir. O zaman başarıda kendiliğinden gelecektir. Gençlere tavsiyem ; özellikle sevecekleri işi, mesleği yapmalarını tavsiye ediyorum. Avrupadaki Gençlerede tavsiyem hangi meslek yada iş dalı olursa olsun bu avukat ise o ülkenin hukukunu yazın, doktor iseniz sağlık sistemini ve işleyişini bilin. Örnek isimleri kendinize referans alın. Örneğin ; Yaşar Özü referans alın , Yöneticilikte Muhtar Kenti örnek alın. Örnek insanları referans alırsanız iz bırakan insan olursunuz ve toplumda rol model olarak yer alırsınız.
Şunuda ifade etmek isterimki , Yaptığınız işi severseniz ve o işte daha iyi nasıl olurum , nasıl daha iyi fayda yaratabilirim ve hedeflerimi nasıl yükseltebilirim diye düşünür ve uygularsanız daha başarılı olursunuz. Tek dikkat edilmesi gereken husus işinizi severek yapma önceliği olmasıdır.
Web sitenizi fırsat buldukça takip ediyorum. Gayet başarılı ve güzel bir web siteniz var. Röportajın başında bahsettiğiniz fikir ve projelerinize katılıyorum. Yazın Marmaris’e gelirseniz web sitenize katkı sunacağımız ne varsa destek olmaya hazırız. Sizleri daha iyi yerlerde görmek isteriz. Edelstaal Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Torunoğulları olarak bize web sitenizde yer verdiğiniz için çok teşekkür ederiz.
