
İstanbul’u gezip bitirdiğinizi zannediyorsanız, bir durup düşünün deriz. Hala keşfetmediğiniz pek çok yer var.Seneler önce gittim ben diyerek gitmediğiniz her yer şimdi o kadar gelişti değişti ki bir daha gidip görmemek olmaz dedik ve sizler için gezip görmeniz gereken yerleri bir bir sıraladık.
Santralistanbul – Enerji Müzesi
Eski Silahtarağa Elektrik Santrali olan mekan şimdi Enerji Müzesi olarak faaliyet göstermektedir. 1921 yılında inşa edilen ilk makine dairesi olan Santralistanbul, faaliyetini durduktan sonra paslanmaya başlayan makineleri bir müzeye dönüştürme fikrine dönüşerek ortaya çıkmış bir proje. Türkiye’nin ilk endüstriyel arkeoloji müzesi olan Santralistanbul, dönemin ileri teknolojisinin tipik çizgilerini yansıtan AEG, Brown Boveri, Siemens ve Thomson Houston markalı türbin-jeneratör gruplarını ziyaretçilere sunuyor. İçinde elektrik üretiminin ve İstanbul’un farklı semtlerine dağıtımının denetlendiği Kontrol Odası, giriş katına ise, ziyaretçilerin kendi elektrik enerjisini üretebileceği, pil olabileceği, manyetik heykeller yapabileceği, inatçı bir bavulla uğraşacağı, binlerce volta çekinmeden dokunabileceği ve daha birçok deneyi gerçekleştirebileceği, tam 22 etkileşimli ünitenin yer aldığı, eğlence ile bilimin buluştuğu Enerji Oyun Alanı bulunmaktadır.
Ziyaretçilerin ilgisine göre oluşturulan özel rehberli turlarda, Enerji Müzesi gezilebilir. 45 dakika süren bu turlar, ziyaretçi grubun talebi doğrultusunda, Türkçe veya İngilizce gerçekleştiriliyor. Rehberli tur grupları, en fazla 25 kişiden oluşuyor.Turun ücreti ise müze giriş ücreti dahil olarak Yetişkinler: 25 TL Üniversite öğrencileri: 15 TL’dir. Özel rehberli turlara katılmak için önceden rezervasyon yaptırılması gerekmektedir.
Rezervasyon yaptırmak için, rehberliturlar@santralistanbul.org adresine düzenletilmesini istediğiniz rehberli turun gün ve saati ile iletişim bilgilerinizi içeren bir e-posta gönderilmeniz yeterli.
Santralistanbul’a nasıl gidilir?
Santralistanbul, Kağıthane ve Alibeyköy derelerinin Haliç’te buluştuğu nokta olan Silahtar’da yer almaktadır. Enerji Müzesi’ne gidiş oldukça rahattır. Toplu taşıma araçları ile Halıcıoğlu’ndan ve Mecdiyeköy’den birçok otobüs Silahtarağa’dan geçmektedir.
Şehrin farklı noktalarından ücretsiz servisler de mevcuttur. Ayrıntılı bilgi içinwww.santralistanbul.org sitesini ziyaret edebilirsiniz.
*Her gün saat 10.00-18.00 arası, hafta sonları ise saat 10.00-20.00 arası ziyarete açıktır.
Miniatürk
Türkiye’nin önemli tarihi yapılarını bir günde karış karış gezme olanağı sunan Miniatürk, İstanbul’un en önemli müzelerinden biridir. İstanbul’dan 59, Anadolu’dan 55, Türkiye sınırları dışında kalan Osmanlı coğrafyasından 12 eser bulunan müzede her eser 1/25 ölçeklerinde maketler halinde tasarlanmıştır. Her eserin önünde bulunana bilgi bölümünde tarihi yapının sesli anlatısını da dinleyebilmeniz yanında bazı eserlerin üzerinde geçme şansı da yakalayabiliyorsunuz. Bunlardan en güzeli Boğaziçi Köprüsü’dür. Miniatürk’de tarihi maketlerle birlikte gezme şansı yaklayabileceğiniz iki ektra müze ve ve bir restaurant cafesi bulunmaktadır.
Blatalimanı Japon Bahçesi
Sarıyer, Baltalimanı’nda bulunan Japon Bahçesi, 2003 yılında Japonya’da Türk yılı ilan edilmesinin üzerine yapılmış bir park alanıdır. Japonya’nın Shimonoseki Kenti ile İstanbul´un Kardeş Şehir olmasının ardında bahçenin çalışmalarına başlanmış. Japon Bahçesi´nin en önemli materyallerinden biri de giriş ve çitlerdir. Giriş kapısı, iki ülkede de bulunan Boğaz Köprüsü sembolize edilerek tasarlanmış olup kardeşliği simgelemektedir. Tasarımda Japon bahçelerinde sıklıkla kullanılan bitkiler yer almaktadır. Bahçenin düzenlenmesinde Japon Bahçe Sanatı´nın genel karakteri olan doğal malzemeler kullanılmıştır. Japon Bahçesi´nin tüm özellik ve öğeleriyle yaşatılacağı bahçede; Şelale, Doğal Gölet, Ada, Ada´yı her iki yönde kıyılara bağlayan Taş ve Ahşap Köprüler ve Kuru Köprü inşa edilmiştir. Japon Çayevi bulunmaktadır.
Japon Bahçesine nasıl gidilir?
- 4.Levent’ten Baltalimanı minibüsüne binerek son durakta inilebilir.
- Taksim’den otobüse (40 Rumelifeneri-Garipçe-Taksim, 40 T İstinye Dereiçi-Taksim, 42T Bahçeköy-Taksim) binilerek Baltalimanı Hastanesinde inilir.
- Kabataş’tan otobüse (22 İstinye Dereiçi-Kabataş, 22 RE Fatih Sultan-Kabataş, 25E Sarıyer-Kabataş) binilerek Baltalimanı Hastanesinde inilir.
Rahmi Koç Müzesi
1994 yılında ziyarete açılan Rahmi Koç Müzesi, Haliç’in kuzey yakasındaki Hasköy semtindedir. Günümüzde yaklaşık 27 bin metrekarelik alana yayılan müze, üç ana bölümden oluşmaktadır. Tarihi Lengerhane Binası, tarihi Hasköy Tersanesi ve Açık Hava sergileme alanından oluşan müzede eski tarihe tanıklık etmiş pek çok teknolijik aracı keşfetmeniz mümkün.
Masumiyet Müzesi
Belki önünden geçtiniz belki tabelasını gördünüz ama hiç gezmek aklınıza gelmedi. Orhan Pamuk’un romanın üzerine yapılan ve romandan alıntılarla tasarlanmış müzeyi gezmenizi tavsiye ederiz. 34TL’ye İstanbul’da yapılcaklar listemizde önerdiğimiz müze Taksim Cihangir’de bulunuyor. Müzeyi romanın okutuktan sonra gezerseniz gördüğünüz şeylerin neden orada olduğunu daha iyi anlayabilirsiniz.
*Masumiyet Müzesi’ni romanınızla giderseniz girmek ücretsiz. Romanınız yoksa giriş ücreti 15TL.
Sabri Artam Vakfı Otomobil Müzesi
Eski tarihi otomobillerin sergilendiği 1998 yılında ziyarete açılan Sabri Artam Otomobil Müzesi, İstanbul’da Anadolu Yakası’nda yer almaktadır. Türkiye’de sayıları azalan ama değerleri artan her yönde ilklerden olan yüzün üzerinde otomobil bu müzede yer alır. Müzenin “Collection” bölümünde ise yaklaşık 20 yıldır dünyanın her yerinden toplanmış ve yeniden hayata döndürülmüş araçlar yer alır. Beş katlı olan müzenin zemin katında 1960 ve sonrasında üretilen otomobiller, 2. katında 1950 yıllara ait otomobiller, 3. katında kafe ve antika otomobiller, çatı katında ise maket otomobiller yer alıyor.
*Müze Çarşamba gününden Pazar gügüne saat 10:00-19:00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Giriş ücretli olan müzenin Tam 10TL, İndirimli 5TL’dir.
Nakaştepe Manzarası
İstanbul’un Anadolu Yakası’nda yer alan ve Üsküdar’a bağlı olan Nakaştepe’den İstanbul’a bakmanın keyfine hala varmadıysanız çok şey kaçırmışsınız demektir. Nakaştepe’nin bağaz manzarası ve etrafına kurulan restaurantları ile yaz akşamlarınızın ve ya hafta sonu keyfinizin büyük bir bölümünde yer alması gereken bölgelerden biridir.
Oyuncak Müzesi
Sunay Akın tarafından kurulan Oyuncak Müzesi. 1700’lü yıllardan günümüze oyuncak tarihinin en gözde örneklerinin sergilendiği çocuklar ve büyükler için açılmış alternatif bir müzedir. 1990 yılından beri topladığı oyuncakları bu müzede toplayan Sunay Akın, uzay oyuncaklarından sanayi devrimini anlatan oyuncaklara pek çok özel koleksiyona bu müzede yer vermiştir. Dünyada sınırlı olarak üretilen serilerden ilk türk oyuncağa kadar farklı yıllarda yapılan bu özel müzeyi gezerek çocukluk yıllarınıza dönüş yapabilirsiniz.
*Oyuncak Müzesi’ne tam giriş ücreti 10 TL, indirimli giriş ücreti 7TL’dir.
Kariye Müzesi
Edirnekapı, Fatih ilçesinde bulunan, mozaik ve fresco sanatının en iyi örneklerinin iç tasarımında kullandılıdığı bir kilisedir. Duvar süslemeleride kullanılan mozaik sanatı 6.yüzyılda yaygın olarak kullanıldıysa da 10. yüzyılda duraklama dönemine geçmiş yapımı zor bir sanattır. Fresko uygulamalrı mozaiğe göre daha kolay olsa da iki sanatta eski dönmelerde kullanılan en gelişmiş tekniklerdi. Kariye Kilisesi içinde de İsa döneminin betimleri ile uygulanan bu sanat eserleri görülmeye değer duvar sanatıdır. Kariye içinde bulunan Bizans dini sanatından kullanılan tekniklerle uygulanan İsa’nın yaşamı ve mucizleri, Meryem’in yaşamı, mozaik sanatı ile anlatılmıştır. Mahşer günü, diriliş ve son yargı gibi sahneler ise fresco olarak işlenmiştir.
*Müzeye giriş, Çarşamba günü hariç her gün vardır. Yaz saat uygulamasına göre 19:00, kış saatine göre 16:30’a kadar gezilebilri. Giriş ücreti 15TL’dir.
Galata Mevlevihanesi Müzesi
İstiklal Caddesi, Tünel meydanında Galipdede Caddesi’nde hemen sol tarafta kalan Galata Mevlevihanesi Müzesi, hem bir müze görevi görmenin yanında, özel sema gösterileri ile büyülü bir yapıdır. 17.yy Divan Edebiyatı şairi olan Şeyh Galib (Mehmet Esas Dede)’nin de türbesinin de yer aldığı Galata Mevlevihanesi, Osmanlı döneminden günümüze kalmış önemli bir eserdir. Mevlevihane diyince akla ilka gelen Sema gösterileri belirli tarihlerde burada yapılmaktadır. Mevleviha sadece sufizm alanı ile sınırlı kalmamış sanat alanında da derin izler bırakmıştır. Bu bağlamda birer güzel sanatlar akademisi görevi görmüştür. Edebiyattan felsefeye, musikiden güzel yazı sanatına (Hüsnü Hat), ebrudan ciltçiliğe ve hatta saatçiliğe kadar pek çok sanat alanını Mevleviler tarafından başarıyla icra edilmiş eserler müze içerisinde yer alır.
*Müze Pazartesi hariç her gün yaz sezonunda 18:00, kış sezonunda 16:00 kadar açıktır. Giriş ücreti 10TL’dir.
Bonus: Valide Han
Yapılışı 17.yüzyıla dayanan ve Kösem Sultan tarafından yaptırılan Valide Han, Osmanlı’dan bizlere kalmış en güzel yapılardan biridir. Geçmişte kervanların konakladığı İstanbul’daki en büyük han olma özelliğine sahip Valide Han, tarihi kokusu ve üst bölümündeki kubbeleriyle gezilip, görülmesi gereken yapılardandır. Beyatıt turu yaptığınızda muhakkak Valide Han’ın tepesine çıkarak İstanbul’u izlemenizi tavsiye ederiz.
*Mahmutpaşa’da Çakmakçılar Yokuşu ile Fincancılar Yokuşu arasındadır.
Kaynak Haber : Gala Medya
Bir yanıt bırakın